@muzede_drama hesabının kurucusu Gül Bulut, yaratıcı drama ve arkeolojiyi bir araya getiren çalışmalarını merakla takip ettiğim bir arkadaşım. Koç Üniversitesi’nde yüksek lisans tez çilemizden bugüne, Gül, müzede eğitim uygulamaları üzerine çalışıyor. Yaratıcı Drama eğitimi sonunda hazırladığı sertifika projesinde, müzede yaratıcı drama pratiklerini derinlemesine inceleyerek kendi biricik yöntemini geliştirdi.
Hatay’da yürüttüğü kazı çalışmaları sırasında çevredeki köy çocuklarını toplayıp kültürel miras anlatarak başladığı bu yolculukta hem müzelerde farklı yaş gruplarından çocuklar ve gençlerle atölyeler yapıyor hem de öğretmen eğitimleri düzenliyor. 2024 yılının sonuna yaklaşırken yayınladığım #chroniclebuzzy Instagram carousel postu üzerine sohbet ederken, “sana da yapalım mı?” dememle #müzede_drama_2024 dijital içeriğinin hazırlığı için kolları sıvadık.
Gül’ün isteği çok netti: Etkinlik listesini ve görselleri olduğu gibi paylaşmak. Ancak bu, işi kolaylaştırmıyorl; aksine, veriyi dönüştürmenin farklı yollarını düşünmemi gerektiriyordu. Çünkü benim asli görevim, bu veri setiyle anlatı gücünü destekleyecek görsel bir dil hazırlamaktı. Elimde sırf etkinlik tarihi, başlığı ve sınırlı görsel vardı. Dolayısıyla, şablonu hazırlarken, farklı hazır görsel unsurlar kullanmam gerektiğinin farkındaydım. Fakat @muzede_drama’nın hedef kitlesi ağırlıklı olarak öğretmenler ve veliler; dolayısıyla, görsel dili oluştururken hem eğitimin hareketli dünyasını yansıtmalı hem de yaş ortalamasına hitap edebilmeliydim.
Çocuk Ruhlu Profesyoneller: Müzede Yaratıcı Drama Katılımcıları
Gül ile daha önce çeşitli sunum dosyalarında birlikte çalıştığımız için tasarım dili üzerine hızlıca anlaştık: renkli, hareketli ve çocuk ruhuna hitap eden; ancak, etkinliklerin profesyonelliğini de yansıtan bütüncül bir estetik yaklaşım. Aslında, görsel dili karara bağlamamız için, @muzede_drama sosyal medya takipçilerini tanımlamamamız gerekmişti. UX/UI tasarım pratiklerinde temel kurallardan biri: Mesajı kime iletiyorsunuz?
Sonuç olarak: Gül’ün 2024 yılında müzede gerçekleştirdiği yaratıcı drama etkinliklerinin temposunu, çeşitliliğini ve mekânla kurduğu pedagojik ilişkiyi gösteren yalın ama etkili bir içerik ortaya çıktı.
Elinizde sadece “veri seti” varsa bile, doğru kurgu ve görselleştirmeyle bu veriyi bir hikâyeye dönüştürmek mümkün.
