İstanbul Modern’in Yüzyıllık Aşk sergisinin dijital arşivini duyunca heyecanla sitenin adresine tıkladım: http://yuzyillikask.istanbulmodern.org/
DAN! Duvara çarptım. Üye olmadan girilemiyor mu? Döndüm yanımdakine sordum. Ben de baktım, üye olmak gerekiyor diye çıktım siteden, dedi. Döndüm siteye bir daha baktım. Meğer yukarıda gizlenmiş menü. Biz iki internet kurdu site tasarımını ilk denemede çözmekte başarısız olmuştuk. Yılmadım. Üye oldum. Hevesle eserler arasında dolandım. DAN! DAN! Afişleri neden tam göremiyorum? Yarısından filmi tahmin etmek mi gerekiyor? Görselin üstüne tıklamalıymışım tam boyutuyla görmek için. Tek tek. Eğer “sıradaki” diye gezersem büyütülmüş görselleri, galeriyi yekpare gösteriyor ve farklı kategoriler altında oluşturulan galeriler arasındaki geçişi göremiyorum. Ayrıca resim büyükken onu koleksiyonuma da ekleyemiyorum, paylaşamıyorum. Büyük görselden çık, küçüğünde beğen, sıradaki görseli büyüt, beğendiysen tekrar küçült… Yoruldum. 5 eserden sonra bıraktım.
Aaa bu filmi hatırlıyorum, çok eskiden izlemiştim, konusu neydi acaba, tam hatırlamıyorum, diye düşünürken buldum bir de kendimi sık sık. Yüzyıl diyor. Hatırlamamam normal. Peki neden hafızama bir yardım yok? Kısa bir paragraf. Bazı eserlerin altında yazıyor. Örneğin dergiler. Derginin adı, yılı ve ödünç alınan arşiv. O kadar. İsim etiketi gibi. Kimliği yok. Esere dair bir bilgi yok yine. Peki bu site neden var?
Sergiye, konusunda uzman yazarların sinema ve seyirci ilişkisini ele alan yazılarının yanı sıra görsel arşiv malzemesinin sunulduğu kapsamlı bir katalog ve şu anda ziyaret ettiğiniz web sitesi eşlik ediyor. Web sitesinde Türkiye sinema tarihinin seyirciyle ilişkisinin kaydını tutan görsel arşiv malzeme ve ziyaretçilerin beğenilerine göre sergiden kendi seçkilerini oluşturarak sosyal medyada paylaşabilecekleri bir panel yer alıyor. Bu çalışmayla serginin daha geniş kitlelere yayılması ve arşivin sergi bitiminden sonra da ziyaretçiyle buluşması amaçlanıyor. – Sergi Hakkında
Sergilerin dijital ortama aktaralmasında amaç ne, hedef kitle kim? Soruları dönüyor yine kafamda. Bu internet sitesi sergiyi ziyaret edenler için mi hazırlanmış? Evet, bunu görmüştüm ve bu aslında şöyle bir şey anlatıyor, bunu koleksiyonuma alayım. Mı demeliler? Ben gezmedim. Bu platformdan da sergi hakkında bilgi alabiliyorum ama serginin sunduğu bilgiler hakkında herhangi bir şey öğrenemiyorum. Araştırma sergisi. Araştırmaya dair bilgi yok. Araştırma ekibi var, sergi ekibi var. Sonuç? Sitenin galerilerinde gördüğünüz 88 eser. Eserlerden ve sergi salonundan örnekler. Gidip görebilmek istiyorum. Kesinlikle. O zaman internet sitesinin amacı müzeye ziyaretçi çekmek mi? Peki hiç gezemeyecek olanlar? Zaman ve mekan kısıtlaması olanlar? Daha geniş kitlelere ulaşsın sergi, sosyal medyada paylaşılsın. Peki, hakkında konuşma oranı arttıkça mı başarılı sayacağız bir sergiyi, yoksa içeriğini aktarabildiğinde mi?
Sitenin bir diğer eksiğinin de oluşturulan koleksiyonun paylaşımına dair olduğunu düşünüyorum. İsterdim ki izleyici kendi notuyla birlikte oluştursun koleksiyonu. Paylaşılan bir koleksiyonu gezerken ben, koleksiyonuncunun notlarını okuyabileyim. Onun ilgi alanlarını, serginin ve eserlerin onda bıraktığı hissiyatı ya da hatırlattıklarını keşfedebileyim. Belki ben de o notlardan yeni bir şey öğrenebilirim. Araştırma sergisi değil mi bu, belki sergiye de katkısı olur. İsterdim ki bir koleksiyon yazısı yazabileyim. Neden bu koleksiyonu oluşturduğumu sosyal medyada paylaşırken yazdığım notla sınırlı kalmasın, koleksiyonumla birlikte dursun orada. Hatta isterdim ki bu koleksiyonlar bir yerde biriksin. Başkalarının koleksiyonuna da bakayım. Ya da izleyiciler bir eser seçsinler ve onunla ilgili bir şeyler yazsınlar, o bir yerde biriksin. Eserlerle ilgili internette daha fazla linke ulaşmak da isterdim. Internet teknolojilerinin en büyük değeri hyperlinkler. Değil mi? Katman katman dolaşıyorsun sanal dünyada.
Belki geliştirilecek bir projedir. Sergi bittikten sonra eklenecektir diğer eserler. (Telif vb.’nin de farkındayım.) Gönlümden geçen dijital sergi platformu dileklerimi sıraladım ben peşpeşe.
Bir de merak ediyor insan, internet sitesi ziyaret oranıyla, koleksiyon oluşturma oranı arasında nasıl bir oran var? Sitede kalma süresi, sayfalar arasında gezinme… Oluşturulan koleksiyonlara dair bir değerlendirme yapılıyor mu?
Keşke bu verileri de paylaşsa İstanbul Modern ve biz müzebilimciler de biraz mesleki bilgi edinebilsek.
Unutmadan, benim hazırladığım koleksiyon da burada.